– Bana martılardan bahset en çok da ellerinden Öpemediğim ve görmediğim o güzel gözlerinden Yağmurundan bahset, ne sıcak ne de nemden Uykularından söz et ne gündüz ne de dertten Gözlerin okyanus mavisi, orada boğulurum Ve dünya izlesin bu aşkın doğumunu Sen en güzel çiçeksin ben el verdiğin tohumunum Cennet kokulum, hesap et konumunu Dokun, kalbime dokun İçin elverirse söyle ben yokum Dokun, belki özlersin Yolundayım sonun, sonundayım yolun… İşte aşk dediğin aynı böyle parlamalı Sen gel de, ben o yola canla varım. Özlem asileşti, çatladı ar damarı Ne güzel şeysin öyle ruhumun karnavalı. Kelime haznem az kalır geceler olmasın Bu bir yangının küllerinden doğması Yüreğimde konvoylar ve düğün kornası Aramızda bağ var bu düğüm kopmasın Bir ölü neşesiyle geri geldi Aslında ayrılık liman değil gemilerdir Tam bitti dediğim an hayat önüme seriverdi Sen geldin, cennet bahçesinden fire verdi Ve gülüm ne istersen dile benden Ayaklarıma aşk değdi, istesem de gidemem ben Aşk gül, ayrılık küle benzer Ve sen sadece güle benze..
–
– Haziran gözlerinin sabahında kahveyim 40 saniye bakıştık 40 yıl kadar hatrı Kılı kırk yarıp yerküreye sevdamı anlatırken 40 saniye bakıştık 40 yıl çıkar aklım Beyaz aşkı temiz kılar bu yüzden kar’a saygım Seni çok severdi eğer annem yaşasaydı Huzur, denizin gözlerinde mavi Bu heyecanı tadamazdım daha önce yaşasaydım.. Ve iyi ki iyikilerimdesin İyi ki ilkim, iyi ki iyi ki derindesin Kilometrelerce dert var ama dilimdesin En güzel şarkım iyi ki benimlesin Aşk, ellerimde ellerin onu azledemem Bu büyük bir şey katiyen az denemez Konu senken yenilgiyi hazmedemem Ve hiç bir koku senin kadar haz veremez. Uyandı uyuyan can, içimde çocuk büyüdü Ve dallara sığmayan bir meyvenin yarısıyız E yani başıma gelen en güzel şey aşk büyüsü Ruhuma battaniye, yanaklarıma kaz tüyüsün Uyandı uyuyan can, içimde çocuk büyüdü Ve dallara sığmayan bir meyvenin yarısıyız İçimde sevinç çığlığı bu da aşk güdüsü Ne hoş, bir annenin bebeğine ak sütüsün.
–